Kavron’da Vartevor
Kavran, halk diliyle (Kavron) Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Kaçkar Dağları’nın eteğinde şirin bir yaylamızdır. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinden, Ayder yolu üzerinde araba ile ulaşım sağlanan Kavran, geçmişte sadece yaylayken günümüzde hem yayla, hem de tatil beldesi görünümündedir.
Doğu Karadeniz insanı hem rutubetli sıcaktan korunmak, hem de hayvan larını geniş yayla mezralarında otlatmak için; ormanların seyrekleştiği 2000 m yükseklikteki dağlar arasındaki yaylalara çıkarlar. Yayla evleri genellikle yaşlı, tecrübeli, katık (yağ, peynir, minci vb.) yapmasını iyi bilen ebe ile hayvanlara çobanlık yapabilecek on-onbeş yaşlarında kız ya da erkek çocuktan oluşan iki kişilik evlerdir. Köylerdeki yerleşim dağınık olmasına karşın, yayla evleri birbirine çok yakındır.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yaz aylarına rastlayan çeşitli yayla şenlikleri geçmişten günümüze halen sürdürülmektedir. Bu şenlikler “Çürük Ortası”, “Yayla Ortası”, “Okçular”, “Vartivor” gibi adlarla yayla süresinin belli dönemini yansıtmaktadır. Genellikle de yaylaların en kalabalık olduğu, ot biçme işleminin bitimine ya da köydeki son işlerin bitirilip yaylada toplanma tarihine rastlar. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesi Ayder yaylalarından biri olan Kavran’da Vartivor, günümüzde de geçmişte olduğu gibi aynı görkem ve ihtişamla kutlanmaktadır. Vartivor, yayla halkının yaptığı bir şenlik olup, Temmuz ayının 15’inde başlayıp 25’ine kadar devam eder. Şenlikte dalikanlılar, kızlar horon oynar, birbirlerine mani söylerler. Vartivor gül bayramı, ot bayramı anlamına gelmektedir. Vartivor eskiden temmuz sonları, ağustos başlarında Ergenekon dolaylarında dağlarda yapılıyordu. Şimdi aynı görkemiyle, aynı tarihlerde Hemşin yaylalarında yapılmaktadır. – Yayla halkı, kuşaktan kuşağa taşıyarak günümüze aktardığı Vartivor’u şöyle anlatmaktadır: “Hayvanlarımız otlasın, katığımız bol olsun diye yaylaya çıkarız. Yaylada her evde bir katık yapan, bir de sığırları otlatmak için çoban olur.
Yazın köydeki işler ağustos başlarında biter. İşlet bitince köylü toplanır. Vartevor yapmak için yaylaya gelir. Köyden yaylaya gelenlere “Vartevorcu” denir. Vartevorcularla yaylacılar yaylada eğlenirler, çalışmanın yorgunluğunu üzerlerinden atarlar, gece sabahlara kadar tulumla horon oynar, içki içip tabanca atarlar”. Vartevora giden köylüler en güzel giysileri giyerek sabahın erken saatlerinde yola çıkarlar. Tulum çalıp, atma türkü söyleyerek, horon oynayarak, yaylanın yolunu tutarlar. Yaylacılar köyden gelen vartivorcuları büyük bir heyecan ve sevinçle karşılarlar. Vanrtivorcu yaylaya tulum eşliğinde büyük bir çoşkuyla girer. Bu çoşku yaylada on beş gün sürer. Vartivorcusu gelmeyen yaylacının, vartivoru hüzünlü geçer. Köyden vartivorcusu kalabalık gelen yaylacı gururlanır başı dik gezer. “Eskiden işler bitince köylüler, sabah namazıyla yola çıkardı. Türkü söyleyerek, tulum çalarak, Vice (Çamlıhemşin ilçesi) dibine gelirdik. Orda mola verir, yemek yer, tekrar yola koyulurduk. Ayder’de bir gece boş ambarlarda yatardık, sabaha kadar tulum çalar, horon oynardık. Ordan tekrar hep birlikte yola koyulur, öğleye doğru tüfek ata ata yaylaya girerdik. Yaylanın düzünde hemen horonu kurardık. Gece sabahlara kadar lamba, lüküs ateşiyle horon oynardık. On-onbeş gün böyle devam ederdi. Genç kızlar, delikanlılar en güzel elbiselerini giyerek vartevora gelirler. Sevdalıklar da vartevorda başlar, orda büyürdü. Genç kızlar, dalikanlılar sevdalarını atma türkülerle yine dile getirirlerdi”.Vartivor, halk arasında “Yayla Ortası” olarak da bilinen yörenin en önemli şenliklerindendir. Kutlamaların dinsel bir yönü olduğuna dair bir belgeye rastlanmamıştır.
Ancak “Hemşinliler Hristiyan adetlerini muhafaza edip, Vartevor Yortusu Günü hepsi de kiliseye gider” ifadesi kullanılmaktadır. Vartivor zaman olarak yayla döneminin tam ortasında rastgelmektedir. Bu dönem köylerde işlerin azaldığı, sıcaklık ve nem oranının arttığı, Ağustos ayının ilk on beş gününü kapsamaktadır.
Yörede yaşlıların kullandığı “Köy Hesabı” ya da “Ay Takvimi” Hicri gün hesabıyla 20-22 Temmuz’da başlamakta, on beş gün sürmektedir. Şenlikler ciddi bir organizasyon çerçevesinde kutlanmakta, kutlamaların düzenli yapılması için Başkan ve Kutlama Komitesi oluşturulmaktadır. Şenliğin başlamasından bitimine kadar her aşamasından, Başkan ve Şenlik Komitesi sorumludur. Şenliğin maddi giderlerini yayla halkı karşılamakta, herkes gücüne göre katkı sağlamaktadır, zorlama yoktur. Vartivorda türkü söyleyip horon oynamanın yanı sıra, yaylanın belli yerlerine (Mezovit, Ovidin Düzü) gezintiler düzenlenmektedir. Bu gezilerde yemek yenilip, içki içilmekte genç kızlar ve erkekler yakan top oynamakta, delikanlılar balığa gitmektedirler. Şenliklerin en önemli kısmını horon oynamak için toplanan gruplar oluşturmakta, kızlar ve erkekler ayrı ayrı ya da birlikte oynamaktadırlar. Horonlar yayla halkının yaptığı çardaklarda veya büyük düzlüklerde oynanmakta, horon en önemli kısmını horon esnasında atılan silahlar oluşturmaktadır.
Vartivorda “Hoşmeli” ve “lokum” gibi özel yiyecekler yapılmakta, yayla nüfusu iki üç misli artmaktadır. SONUÇ Vartivor geçmişte olduğu gibi günümüzde de halkın toplumsal ve psikolojik birçok gereksinimine yanıt vermektedir. Bir kültürel olgu toplumda işlevsel olduğu sürece varlığını gösterir ve kuşaktan kuşağa aktarılır. Vartivor yıl boyunca durmadan dinlenmeden çalışan yöre halkının; buluşma, kaynaşma yeridir. Sadece köyde yaşayanlar değil, büyük kentlere göç eden yöre halkı da vartivora gelmek için büyük bir gayret göstermekte, işlerini vartivora göre ayarlamaktadır. Vartivor yorgunluğun atıldığı, hasretin giderildiği, eğlenme, kaynaşma yeridir. Duygu ve düşünceler en güzel ve çarpıcı olarak türkü yoluyla vartivorda dile getirilir. Sevgililer sevgilerini, kırgınlıklarını, komşular beklentilerini, dargınlar yergilerini, gurbetçiler özlemlerini anlatır türkülerle. Bu nedenle şenlik bir anlamda da iletişim işlevi görüp, bireyi bilinç altına ittiği sıkıntılardan uzaklaştırıp, ruhsal doyuma ulaştırmaktadır. Birbirleriyle karışıp kaynaşan halkın ilişkilerini güçlendirmekte, toplumsal düzeni sağlamlaştırmaktadır.
Vartivor şenliklerinin yukarıda anlatılan işlevlerden dolayı, biçimde değişime uğrasa da içerikte amacını koruyarak, kuşaktan kuşağa aynı görkem ve ihtişamla kutlanacak, Kavran Yaylası daha uzun yıllar şenliklere ev sahipliği yapacaktır. Kaynakça: Kavran’da Vartivor, Gülşen BALIKÇI, Folklor Araştırmacısı, Kültür Bakanlığı Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü .