Rize’nin Kültürüne Detaylı Bakış
Tarihi Eserleri
Rize’nin ilçe ve köylerinde bulunan tarihi yapılar camii, medrese, köprü, deÄŸirmen, ev, serander gibi yapılar yeterince araÅŸtırılmamıştır. Burada, yapılan araÅŸtırmalarla belirlenen yapılardan önemlileri tanıtılmaya çalışılmıştır.
Bu yapıların malzeme, tasarım ve süsleme bakımından bölgesel özellikleri ağır basar. Yüzyıllar boyu elde edinilen deneyimler sonucu ortaya çıkmış olan bu yapılar ahşabın dantel gibi işlendiği, insan ölçülerine uygun küçük adeta kutu gibi eserlerdir.
A- ArdeÅŸen Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- EkÅŸioÄŸlu Camii:
Ä°lçe merkezinde Çifte Kavak Mahallesi’nde yer alır. Onarılıp yeni ilaveler yapılarak günümüze gelmiÅŸtir. Ä°lk cami EkÅŸioÄŸlu Hacı Mustafa Efendi tarafından inÅŸa edilmiÅŸtir. Bu yapı H. 1286/M. 1869 yılında yenilenmiÅŸtir. Yenilenen caminin kuzeyine yakın yıllarda bir kısım ilave edilmiÅŸ, kuzeybatıya da minare yapılmıştır.
2- Seslikaya Köyü Cami
Köyün merkezinde yer alır. 1801 yılında yapılmış, bölgenin ahşap süslemeli camilerinin güzel bir örneğidir. Yapı malzemesi muntazam yonu taş ve ahşaptır. Dikdörtgen planlı olan caminin yakın yıllarda önüne yeni bir kısım ilâve edilmiştir. Kuzeydoğudaki minare de bu sırada yapılmıştır. Harime kuzey cephedeki kapıdan girilir. Girişin üzerinde mahfil bulunur. Harimin aydınlatılması her cephede altta büyük, üstte küçük düz lentolu ikişer pencere ile sağlanmıştır.
Caminin taş mihrabı sadedir. Esas önemli olan ahşap süslemeli minber, mahfil ve tavandır. Minberin yan yüzleri ve korkulukları barok karakterli kıvrım dallar, S kıvrımları ile doldurulmuştur. Aynalıkta kıvrım dallar arasında stilize laleler bulunur.
3- Seslikaya Süleyman Dede Türbesi
Yenilenen türbe kare planlı ve betonarme bir kubbeye sahiptir. Bu türbe H. 1262/M. 1845 tarihinde yapılmıştır. Türbenin doÄŸu yakınında taÅŸ duvarlı, dikdörtgen planlı, beÅŸik çatılı bir türbe daha bulunmaktadır. Bu türbenin üzerinde H. 1308/ M. 1890 tarihi okunmaktadır. Bu türbede Süleyman Dede’nin oÄŸlu yatmaktadır.
4- Tunca Köyü Camii
Meyilli bir arazide kurulmuştur. 1902-1909 yılları arasında yaptırılmıştır. Kesme taştan inşa edilmiş, kırma çatılı bir camidir. Zemine bir medrese katı yerleştirilmiştir.
Son cemaat mahalli olmayan camiye kuzey cephesinin ortasından ve kuzey batıdan girilir. Harim düz lentolu iki sıra pencere ile aydınlatılmıştır. Caminin taş mihrabı sade bordürlerle çevrilmiştir. Minber ahşaptır ve yüzeyi bütünüyle barok karakterli bölgesel motiflerle süslenmiştir.
5- Yukarı Durak Camii
Büyük Mahalle’de H. 1156/M. 1743 yılında inÅŸa edilmiÅŸtir. Kalın taÅŸ duvarlara sahiptir. Kapı kanatları ve minberi orijinaldir ve ahÅŸap süslemelidir. Cami günümüze gelinceye kadar birçok onarım geçirmiÅŸtir.
6- Işıklı Camii
Son zamanlarda kuzey cephesine bir son cemaat mahalli ilave edilmiştir. Esas cami muntazam taş duvarlı, kırma çatılı bir yapıdır. 1887 yılında yaptırılmıştır.
Süsleme bakımından ahşap minber, tavan ve mahfil önemlidir. Minberin süslemesi Tunca Camii minberine benzer. Büyük bir daire içerisinden çıkan C kıvrımları ile barok karakterli diğer motifler bütün yüzeyi kaplamıştır.
B- ÇamlıhemÅŸin Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Zil Kale:
Bölgenin en dikkate deÄŸer eserlerinden birisidir. Ä°lçe merkezinin 15 km. güneyinde, Fırtına Deresi’nin batı yamaçları üzerinde kurulmuÅŸtur. Kalenin üzerinde inÅŸa edildiÄŸi sarp kaya kütlesi denizden 750 metre dere yatağından yaklaşık 100 metre yüksekliktedir.
Kale; dış surlar, orta surlar ve iç kaleden meydana gelmektedir. Kale doğal bir kaya kütlesi üzerine kurulmuştur. Dış kalenin kapısına kuzeybatı yönündeki patika bir yolla ulaşılır. Kuzeydeki kapının söğe taşları sökülmüştür. Bir teras yardımıyla orta surlar seviyesine çıkılır. Buradan ikinci bir kapı yardımıyla kale içerisine girilir.
Orta kale içerisinde üç önemli yapı bulunmaktadır. Bunlar muhafız binası, şapel ve başkuledir. Kulenin dört katlı olduğu duvarlardaki hatıl izleri ve kiriş deliklerinden anlaşılmaktadır. İçerisinde ince bir bölüntü duvarı ve dolgu toprak vardır. Duvarlar üzerinde doğu (vadi, manzara) yönünde kemerli pencereler, diğer taraflarda mazgal delikleri bulunmaktır. Kulenin üstünün dendanlı bir teras şeklinde olduğu belirlenmiştir. Duvarlar içerisinde dikey uzanan boru yuvaları belki de kapanmış sarnıçlara su akıtıyordu.
Kalenin kesin yapılış tarihini belirtecek veriler yoktur, 14-15 yüzyıllara tarihlendirilmektedir. Bölgenin ilk çaÄŸları gibi orta çaÄŸ tarihi de karanlıktır. HemÅŸin yöresinin Ä°lhanlı, Karakoyunlu, Akkoyunlu zamanlarında tam olarak mı kısmen mi fethedildiÄŸini bilmiyoruz. VaroÅŸ Kale, Zil Kale, Cihar Kale ve Pazar Kız Kaleleri hem yörenin, hem de Bayburt’a ulaÅŸan önemli bir ortaçaÄŸ kervan yolu üzerinde güvenliÄŸi saÄŸlıyorlardı.
Osmanlıların bölgeyi fethinden sonra kale kullanılmaya devam etmiştir. Kalede bulunan iki el topu Trabzon Müzesindedir.
2- Kale-i Balâ (Yukarı Kale)
ÇamlıhemÅŸin Ä°lçesi’ne 40 km. uzaklıkta Hisarcık Köyü sınırları içerisinde Fırtına Deresi’nin kaynaklarına hakim bir noktada kurulmuÅŸtur. Kaynaklarda geçen bir diÄŸer adı da VaroÅŸ Kale’dir.
Kalenin ana planı dikdörtgen olarak tanımlanabilir. Doğu, güney ve kısmen kuzey sarp kayalıktır. Batı tarafı eğimli bir arazi üzerindedir. Giriş kapısı kuzeybatıdadır.
Kalenin kurulduğu yer ve duvar işçiliği bakımından Zil Kale ile ilişkisi açıktır. Zil Kale ile aynı tarihlerde yapılmış olmalıdır (14-15. yüzyıl)
3- Şenköy Camii
Son derece meyilli bir arazide yapılmıştır. İki katlı bir camidir. Zemin kat taş duvarlı, esas kat bütünüyle ahşaptır. Geniş saçaklı olan caminin dört omuzlu kiremit kaplı bir çatısı vardır.
Bölgenin geleneksel ahşap camilerinden birisidir. Ahşap süsleme sadece mahfil korkuluğunda ve minberde görülür. Nakış ve kalem işi süslemeler sadedir. Cami M. 1900 yılında köy halkı tarafından yapılmıştır.
4- Aşağı Çamlıca Köyü Camii
Taş duvarlı iki katlı, kırma çatılı bir yapıdır. Zemin kat medrese olarak yapılmıştır. Medrese katına kuzeydoğu köşesindeki kapı ile girilir. Bu kısım epeyce elden geçmiştir. Sadece batı duvarında bir ocak kalmıştır. Harimin ahşap döşemesi son yıllarda betonarme olarak değiştirilmiştir.
Caminin minberi çok iyi bir ahşap işçiliği gösterir. Sahte kemerli niş kompozisyonları üzerinde bir daireden çıkan S ve C kıvrımları yan yüzleri kaplar. Dilimli kemerlerle taçlandırılan nişler ve üçgen aynalık, sadeleştirilmiş bir barok üslubu yansıtır.
5- Şenyuva Köprüsü
Eski adıyla Cinciva Köprüsü bölgenin yaygın taş köprülerinden birisidir. Tek bir kemerle Fırtına Deresi geçilmiştir. Ayrıca korkuluk duvarı tamir edilerek üzerine demir bir kısım ilave edilmiştir. Köyün yaşlıları H. IIII/M. 1699 tarihli bir kitabesinin 1946 yılındaki bir selde kaybolduğunu kaydederler. Eğer bu doğru ise, yapı bölgenin en eski köprülerinden birisidir.
6- Köprüköy Köprüsü
Fırtına deresi üzerinde kurulu taş köprülerden birisidir. Köprünün batı ayağına küçük bir tabliye kemeri ilâve edilmiştir. Tabliyesi iki yandan dik olan köprünün korkuluk duvarları kısmen yıkılmıştır. Köprünün 19. yüzyıl sonlarında Türk ustalar tarafından yapıldığı bilinmektedir.
C- Çayeli Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1– Cafer PaÅŸa Camii
Denize hakim bir teras üzerinde, eski bir mezarlığın yanında yer alır. 1467 yılında yaptırılan cami onarımlarla günümüze gelmiştir.
Bugünkü caminin kuzey tarafına yeni bir kısım ilave edilmiÅŸtir. Burası imam evi ve Kur’an Kursu olarak kullanılmaktadır. Esas cami kareye yakın dikdörtgen planlı bir harimden meydana gelmektedir. Moloz taÅŸ duvarlı olup, kiremit kaplı kırma çatıya sahiptir.
Harimin girişinde iki ayağa oturan bir mahfil bulunur. Harim yanlarda üçer, kıble tarafında ikişer pencereye sahiptir.
2- Ormancık Camii
Mahmutlu ve Geyik Mahalleleri arasında yer alır. Bölgenin geleneksel ahşap yığma duvarlı kırma çatılı camilerinden birisidir. 1826 yılında yaptırılmıştır. Caminin bir zemin katı bulunmaktadır. Burası eskiden medrese -mektep olarak kullanılıyordu.
Esas cami bir giriş bölümü ve harim kısmından meydana gelmektedir. Giriş bölümündeki sedirlerde oturulmaktadır. Bu bölümün üzerindeki mahfil ve saçağı dört ahşap sütun taşımaktadır. Bu mahfile iç mahfilden bir kapı ile girilir.
Caminin ahşap oyma olarak oya gibi süslendiğini görüyoruz. Ahşap süslemeler kapı, minber, mihrap ve mahfil üzerinde yoğunlaşmıştır. Kemerli kapının kanadı ve geniş çerçevesi üzerinde, kıvrımdal kompozisyonu tek bir ağaçtan oyulmuş mihrap nişinin kenarındaki bordür üzerinde de yer alır. Nişin kavsarası ve köşelikleri geometrik olarak çizgi bezemelidir. Mihrabın dış çerçevesi üzerinde geç devirde yapılmış boyalı bir bordür yer alır.
3- Kaptanpaşa Buzlupınar Köyü Köprüsü
DoÄŸu Karadeniz Bölgesi’nde örnekleri görülen ahÅŸap köprülerden birisidir. Her iki ayak tarafından birbirinin üzerine bindirilerek uzatılan aÄŸaçlar üzerine ortada tabliye aÄŸaçları yerleÅŸtirilmiÅŸtir. Köprü gövdesinin yaÄŸmurdan etkilenmemesi için de üzerine yine ahÅŸap bir çatı yapılmıştır. 19 yy.da yapılmış olmalıdır.
D- Fındıklı Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Fındıklı Merkez Cami
Bir son cemaat yeri ve dikdörtgen planlı harim kısmından meydana gelen kırma çatılı bir camidir. Birkaç yapı evresi geçirmiştir. İlk caminin 18. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir.
Alt kat revaklı bir giriÅŸten sonra iki odadan oluÅŸmaktadır. Ãœst kat Kur’an Kursu olarak kullanılmaktadır. Bu kısım Rize’nin benzer camileri gibi 20. yüzyıl baÅŸlarında yapılan bir onarım sırasında inÅŸa edilmiÅŸ olmalıdır.
2- Çağlayan Köprüsü
Köyün merkezinden geçen Abu Deresi üzerinde kurulmuştur. Bölgedeki yaygın taş köprülerden birisidir. Tek bir kemer gözünden oluşur. Son yıllarda kullanılmayan köprünün korkulukları yıkılmıştır. Yapıldığı tarih bilinmemektedir.
3-Çağlayan Mustafa Hacaloğlu Evi
Köyün girişinde beş altı geleneksel ev ve seranderin oluşturduğu mahallenin batısında yer alır. Bölgenin en eski ve hayati ev tipinin en iyi örneklerinden birisidir.
4-HurÅŸit Bey Evi
1849 yılında Mehmet Usta tarafından yapılmıştır. İki katlı, hayatlı tipte bir evdir. Zemin kat ahır, birinci kat esas yaşama alanıdır. Zemin kat yonu taş, birinci kat dolma göz duvarlara sahiptir.
Evin esas planı mabeyne (hayat) bağlı bir iç hayat ve etrafındaki odalardan oluşmaktadır. Odaların kapı kanatları, yüklükleri, tavanlar ahşap süsleme bakımından zengindir. Taş ocakların alınlıkları yaşmakları üzerinde bitkisel süslemeler ve kitabeler yer alır.
Evin süslemeli odası batıdaki baş odadır. Burada yan duvarlar üzerinde bazı büyük kent yapıları (İstanbul) cami, saray, gemi, tren, top arabası gibi tasvirler yer almaktadır.
5-Meyveli Köyü Camii
Orta Mahallede yer alır. İki katlı, bölgenin tipik ahşap yığma camilerindendir. 1871 yılında Mustafa bin Alişan tarafından yaptırılmıştır.
Zemin kat medrese bölümüdür. Medresenin iç kısımları yıkılmıştır. Sadece ocaklar günümüze gelmiştir.
Caminin cephesine yeni bir kısım ilave edilmiş, son cemaat mahalli kısmen bozulmuştur. Son cemaat mahallinin üzerinde iç mahfile bağlantılı fevkani bir mahfil bulunur. İç mahfil U şeklinde kıble duvarına kadar uzanır.
Süsleme bakımından minber aynalığı, mahfil köşkü ve korkulukları zengindir. Minber üzerinde geometrik, korkuluklar üzerinde ise halat örgü ve yatay palmet dizelerinden meydana gelen süsleme unsurları görülür. Ayrıca sütun başlıklar üzerinde Mührü Süleyman motifine de yer verilmiştir.
E- Güneysu Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Kıbledağ Camii
Köyün merkezinden Ilıca Mahallesi’ne taşınmış, 1862 yılında yapılmıştır. Bölgenin geleneksel ahÅŸap camilerinden birisidir. Taşınma sırasında beton bir zemin kat üzerine oturtulmuÅŸ, kuzeyine yeni bir kısım ilave edilmiÅŸtir. Bununla birlikte caminin orijinal unsurları korunmuÅŸtur.
2- Kiremit Köyü Aşağı Mahalle Camii
Bir medrese ile birlikte inşa edilmiştir. 19. yüzyılda yapılmış bölgenin geleneksel taş ve ahşap malzemeli kırma çatılı camilerden birisidir.
F- HemÅŸin Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Baltacılı Camii
Baltacı Mahallesi’nde HemÅŸin Deresi’nin batı kenarında yer alır. 1791 yılında inÅŸa edilmiÅŸ, taÅŸ duvarlı, kırma çatılı bir camidir.
2- Bilen Köy Camii
Köyün merkezinde iki katlı olarak yapılmıştır. Alt kat ve kısmen ahşap duvarlı olarak inşa edilmiş, medrese bölümüdür. Bu katta iki bölümlü bir dershane ve bir hoca odası bulunmaktadır. Dershanedeki taş ocaklar, eski sıra ve kürsü parçaları mevcuttur. Güneybatıda ocağı bulunan oda hocaya aittir.
Caminin kuzey batısında hayat kısmı bulunur. Harim kısmına ahşap oymalı bir kapı ile girilir. Giriş bölümünün üzerinde yer alan mahfil U planlı olup yanlarda kıble duvarına kadar uzanır. Doğu taraftaki ahşap ayakların farklılığı, mahfil uzantısının geniş olması bu kısmın sonradan ilave edildiğini göstermektedir. Gerçekten de yaşlı köylüler caminin sonradan genişletildiğini söylemektedirler.
Yapının ilk inşası 18. yüzyıla kadar inmektedir. Cami bugünkü şekline M. 1894 yılındaki onarımla kavuşmuştur.
G- Ä°kizdere Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Çamlık Köyü Merkez Camii
Eğimli bir arazide oluşturulan bir teras üzerinde kurulmuştur. Batısında bir medrese, imam evi bulunmaktadır. 19. yüzyılın sonlarında yapılmış ahşap camilerden birisidir. Esas cami kısmına batı cephesinin ortasından girilir. Kuzey kısmında mahfil bulunur. Harim sadece güney cephesindeki iki sıra pencere ile aydınlatılmıştır.
2- Şimşirli Köyü Camii
Arazinin eğiminden dolayı yüksek taş duvarlı bir subasman üzerine kurulmuştur. 1853-1857 yılları arasında Ahmet Usta tarafından yapılmış ahşap yığma bir camidir.
Cami kareye yakın bir dikdörtgen alanı kaplar. Plan kuzey cephedeki giriş (hayat) ve harimden meydana gelmektedir. Giriş kısmının üzerinde iç mahfile bağlanan fevkâni bir mahfil bulunmaktadır. Kuzeyinde bir medresesi vardır. Bu medrese ile cami arasında 1988 yılında yapılan minare yer almaktadır.
3- Güneyce Hacı Şeyh Camii
KurtuluÅŸ Mahallesi’nde (Yukarı Mahalle) meyilli bir arazide kurulmuÅŸtur. H. 1304/M. 1887 tarihinde Ä°stanbul kütüphane müdürü Hacı Osman Niyazi SipahioÄŸlu tarafından yaptırılmıştır. Ustaları ise Pazarlı Ali ve Hasan’dır.
Zemin katında taş duvarlı bir medrese katına sahiptir. Esas cami ahşap olarak inşa edilmiştir. Kuzeydeki giriş kapısının sağında birkaç mezardan oluşan bir hazire vardır. Harimin batı duvarı eğimden dolayı taş yapılmıştır.
Ana plan bir giriş bölümü ve bir harim kısmından meydana gelmektedir. Giriş tadil edilmiştir. Kalıntılardan anlaşıldığına göre kuzey cephede diğer camilerdeki gibi içeriye bağlı bir fevkani mahfil vardır. Bugün giriş bölümünün sağında ocaklı orijinal bir oda bulunur. Bu oda gibi bir oda sol tarafa da yerleştirilmiştir.
Harimin girişinde mahfil bulunur. Mahfil U şeklinde kıble duvarına kadar uzanır. Düz tavanın ortasında birkaç kademeden oluşan dıştan kare içten sekizgen planlı ahşap oyma bezemeli bir göbek kısmı bulunmaktadır.
Camide çok zengin ve kaliteli bir ahşap süsleme ile karşılaşırız. Kapı söğelerinde, minberde burma zincir zencerek ve örgü motifi yer alır. Minberin yan yüzlerinde taksimatlandırılmış panolar içerisinde stilize ağaçlar, barok S ve C kıvrımlar değişik kartuşlar bulunmaktadır. Ayrıca burada altı köşeli yıldızlar ve rozetler de vardır. Ahşap minber nişinin çevresi hayat ağacı motifi ile süslenmiştir.
4- Güneyce Köprüsü
Güneyce’nin merkezinden geçmekte olan Ä°yidere suyu üzerinde yapılmış tek gözlü taÅŸ köprüdür. 1901 yılında inÅŸa edilmiÅŸtir.
H- Kalkandere Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Zıvane Köprüsü Camii
Cami Of’un Keler Köyü’nden sökülerek bugünkü yerini çay alım merkezinin üzerine kurulmuÅŸtur. 1834 yılında yapılmıştır. H. Hoca Köyü’nün Zıvana Köprüsü mevkiindedir. Bölgenin ahÅŸap camilerinin en iyi örneklerinden birisidir.
Yapı ahşap süsleme bakımından çok zengindir. Kapı, mihrap, minber, mahfil ve tavan çok çeşitli motif ve kompozisyonlarla süslenmiştir. Kapı kanatları ve yan pervazlarında stilize hayat ağaçları yer almaktadır. En dışta hasır örgülü panolar bulunmaktadır. Ahşap mihrap nişini kıvrımdallı stilize bir ağaç çevreler. Minberin yan aynalıkları Şimşirli Camii gibi dikey panolara bölünmüş olup, her pano içerisine dalları lalelerle sonuçlanan ağaç motifleri yerleştirilmiştir.
I- Pazar Ä°lçesi’ndeki Eserler:
1- Kız Kalesi
İlçe merkezinin batısında küçük bir yarımada üzerine kurulmuştur. Kayalık bir zemin üzerinde bulunan kalenin kara ile bağlantısı kesilmiştir.
Yaklaşık 7×7 m boyutlarındaki kalenin duvarlarında muntazam taÅŸ işçiliÄŸi görülür. GiriÅŸ kapısı batıdadır. Güney surları yıkılmıştır. SaÄŸlam kalan duvarlarda mazgal pencereleri ve yuvarlak kemerli üst kat pencereleri yer almaktadır.
Kız Kalesi’nin kesin olarak kimin tarafından yapıldığı bilinmiyor. 13-14. yüzyılda Trabzon Devleti zamanında yapıldığı sanılmaktadır. Kale, Osmanlı döneminde onarılarak kullanılmıştır.
2- Cihar Kale
Sahilden 7 km. içeride, Yücehisar Köyü sınırları içinde HemÅŸin Deresi’nin doÄŸusunda yer alır. Ana plan yuvarlaktır. Surların taÅŸ işçiliÄŸi muntazam deÄŸildir. Kapısı kuzey doÄŸudadır ve iki kule ile desteklenmiÅŸtir. Ortada yine daire planlı bir kale bulunmaktadır.
3- Yücehisar Cami
Köyün merkezinde yer alır. Bir medrese ile birlikte 1799 tarihinde Ayşe Hanım tarafından kâgir olarak inşa ettirilmiştir.
Camiye kuzey taraftaki medreseden iki kapı ile girilir. Harim doğu batı yönünde uzanır. Giriş bölümü üzerinde mahfil kısmı bulunur. Caminin kuzeybatıdaki ana giriş kapısının kanatları üzerinde geometrik sekizgen geçmelerden oluşan bir süsleme vardır. Minber aynalığı üzerinde barok karakterli, merkezde büyük bir daireye bağlanan S ve C kıvrımlarına yer verilmiştir. Mahfil korkuluklarının iç yüzünde geometrik ve bitkisel süslemeli bir bordür dolaşmaktadır. Caminin ahşap süslemeleri Hemşin Bilenköy Camii ile yakın bir benzerlik göstermektedir.
4- SONUÇ
Giriş bölümünde belirtildiği gibi Rize il merkezi ve ilçelerindeki dini ve sivil yapılar yeterince araştırılmamıştır. Burada görebildiğimiz yapılar topluca değerlendirilmiştir.
1- Bizans Dönemi Yapıları:
Bu dönem yapılarının hemen hepsinin askeri amaçlı yapılar, kaleler olduÄŸunu görüyoruz. Bunların içerisinde en önemlisi Rize Kalesi’dir. KuruluÅŸunu kesin olarak bilemiyoruz. Lustinianos zamanında, 6. yüzyılda yenilenen kale Trabzon Devleti zamanında son ÅŸeklini almıştır. Ä°ki bölümden oluÅŸan kare, bir iç kale ve halkın ikamet ettiÄŸi aÅŸağı kaleden ibarettir. DoÄŸu Karadeniz bölgesinde bu ÅŸekilde bir iç kale ile birlikte halkın bir kısmının oturduÄŸu yerleÅŸmeyi de içine alan diÄŸer savunma yapıları Trabzon ve Giresun kaleleridir.
Rize çevresinde yer alan diÄŸer kaleler stratejik yerlere kurulmuÅŸ, çevresini korumak, haberleÅŸmek ve yeterince askeri kuvveti barındırmak için tesis edilmiÅŸlerdir. Bunlardan Bozuk Kale, Kalecik (Sivri Kale) ile Cihar Kale küçük kaleler olup ortalarında birer gözetleme kulesine sahiptirler. Pazar Kız Kalesi bu kalelerden kulesi olmadığı için farklıdır. ÇamlıhemÅŸin’de Fırtına Deresi’ne hakim bir noktada yer alan Zil Kale ile iç bölgeye geçiÅŸi saÄŸlayan Tatos geçidindeki Kalei Balâ (Yukarı Kale) içlerinde bir çok tesisata sahip kalelerdir. Zil Kale’nin ortasındaki kule bütün vadiye hakimdir. Günümüze harap vaziyette gelen bu kalelerin Osmanlı döneminde de kullanıldığını ve onarıldığını tarihi belgelerden öğreniyoruz.
2- Türk Devri Yapıları:
Rize’deki camiler bölgenin zengin halk mimarisinin etkisinde kalmıştır ve mahalli özellikler taşırlar.
İl merkezinde sadece İskender Cafer Paşa (İslam Paşa) Camii son cemaat yeri ve kubbeli harimi ile klasik devir 16. yüzyıl yapısı olarak dikkati çeker. Diğer camilerin çoğu yenilenmiştir.
1960 yılından sonra kırma çatılı camilerin yıkılarak yeniden taş ve betonla kubbeli olarak yapıldığını görmekteyiz. Böylece birkaçının dışında şehir merkezinde mimari ve sanat değeri taşıyan cami kalmamıştır. Camiler incelendiğinde hepsinin orijinal ve tarihi değere sahip oldukları görülmektedir.
İlçe ve köylerdeki camileri de kısaca şu şekilde değerlendirebiliriz: Bunlar dağınık yerleşmeden dolayı bir veya iki mahallenin ihtiyacı için yapılmış küçük boyutlu yapılardır. Konut mimarisinin etkisini taşırlar. Cephelerinde namaz vaktinin beklendiği sedirli hayat kısımları vardır. Son cemaat mahalli yoktur. Bu hayatın üzerinde fevkani ve iç mahfile açılan bir mahfil bulunur.
Arazinin eÄŸiminden dolayı yüksek subasman kısımları vardır. Bazılarının zemin katına medrese -mektep yerleÅŸtirilmiÅŸtir. Camilerin esas harim katları taÅŸ veya ahÅŸap yığma olarak inÅŸa edilmiÅŸtir. Örtü dört eÄŸimli kırma çatıdır. AhÅŸap camilerin kuruluÅŸu evlere çok benzer. Bazılarının duvarları evler gibi “dolma gözlü” yapılmıştır. Minareleri yoktur. Bazılarında ise “ezanlık” bulunur. Süsleme bakımından ahÅŸap ağır basmaktadır. Özellikle camilerin kapıları, mihrapları, minberleri mahfil köşk ve korkulukları, tavanlar ahÅŸap oyma olarak süslenmiÅŸtir. Kullanılan motifler iki gruba ayrılır:
1- Geometrik motifler: Sarma kordon, sepet örgü, kare içinde yıldız, üçgen dizileri, mührü Süleyman, çarkıfelek, zikzak, balıksırtı (şevron) motifleri en çok kullanılanlardır. Bu motiflerin bazıları antik karakterli olup Bizans ve Gürcü kiliselerinde de kullanılmıştır.
2- Bitkisel motifler: Stilize ağaçlar (bordürler üzerinde uzayıp giden, panolar içinde) vazoda çiçekler, kıvrımdallar, S ve C kıvrımları. Bu motifler ise Osmanlı ve dönemin Avrupa süslemesinden kaynaklanmaktadır.
DoÄŸu Karadeniz AhÅŸap Ãœslubu: Rize ili örnekleri ile komÅŸu yerleÅŸmeler, Artvin, Of ve Çaykara’daki camilerin ahÅŸap süsleme programları incelendiÄŸinde 18. yüzyıldan sonra bölgeye özgü bir ahÅŸap üslubunun ortaya çıktığını görüyoruz. Bu üslubu yukarıda özetlemeye çalıştığımız antik karakterli bazı yerli motifler ile klasik Osmanlı ve Avrupa menÅŸeli motifler oluÅŸturmaktadır. Yerli sanatçılar baÅŸarılı bir sentez ve yorumlama ile yeni biçimler ortaya koymuÅŸlardır.
Rize’nin halk mimarisi ürünleri DoÄŸu Karadeniz Bölgesi’nin en özgün örneklerini oluÅŸtururlar. YaÅŸanılan ev, ambar yapıları olan seranderler (Nayla), samanlık (Pagen) gibi yardımcı mekânlar, misafir odaları, köprüler deÄŸirmenler baÅŸlıca yapılardır.
Evleri arazinin yapısı, iklim şartları, yapı malzemesi ve zengin yaşama kültürü şekillendirmiştir. Bölgede dağınık yerleşme hakimdir. Herkesin evi tarlasının başındadır. Şehir merkezindeki evler taş, dolma göz, bağdadi duvarlı kırma çatılı yapılardır. Plan olarak aşhanesi (hayatı olan) hayatlı evler ile iş sofalı evler yaygındır. Köylerde ise hayatlı evler yapılmıştır. Arazinin eğiminden dolayı evin zemin katında oluşan boşluğa ahır yerleştirilmiştir. Esas yaşama katı aşhana, iç hayat ve onun etrafındaki odalardan meydana gelmiştir. Ahşap oyma ve resimli süsleme bakımından Çağlayan Hurşit bey Konağı önemli bir örnektir. Ahşap oyma motifleri camilerde de görüyoruz. Ayrıca bu yapılar İstanbul görünümleri ihtiva eden resimlere de sahiptirler.
Halk mimarisinin diğer örnekleri seranderler ve köprülerin çok zengin örnekleri vardır. Direkler üzerindeki seranderler mısır kurutmak için yapılmışlardır. Taş köprüler genellikle tek kemerlidir. Ahşap köprülerde açıklığı aşmak için daha fazla zorlukların çözülmesi gerekmiştir. Bu tip köprülerden Kaptanpaşa Buzlupınar Köprüsü özgün bir örnektir. Ne yazık ki, son yıllarda şehirlerde ve köylerdeki bu halk yapı sanatının ürünleri yıkılıp yok edilerek yerlerine sağlıksız beton yapılar inşa edilmektedir. Böylece zengin unsurlar taşıyan Karadeniz yapı kültürü hızla yok olmaktadır.